Mukaddes dinimiz gençliğin ve çocukların
yetişmesine büyük önem vermiştir. Gençlerin hem bedenen, hem ruhen en güzel
şekilde yetiştirilmesini, onlarda din, iman, Allah, Peygamber, vatan ve millet
sevgisinin geliştirilmesini şiddetle emretmiştir. İnsan nadide bir cevheri, bir
inciyi, bir altını nasıl sokağa atamazsa, milletlerin en büyük saadet ve
istikbal sermayesi olan gençleri de sokakların kirli ve bulanık sularına
bırakmamalıdır. Çünkü caddeler çıkmaz sokaktır. Bugün o sokaklar âvârelerin
cirit attığı, ahlâk yıkıcılarının kümelendiği, esrarkeşlerin mekân tuttuğu
yerler haline gelmiştir.
İşte bütün bunları düşünüp ona göre çareler aramak
ana-babaların ve eğitimcilerin en büyük vazifeleridir. Gençlerin sadece
yeme-içme, giyme ve yatıp kalkmasına özen gösteren; fakat kâmil bir imana,
güzel bir ahlaka, iyi bir edebe, sağlam bir karaktere sahip olması için ufak
bir emek bile sarf etmeyen ana-babalar yarınlarından nasıl emin olabilirler?
Zira bugünün çocukları yarının büyükleri olacaklardır: Nasıl ki bizden
öncekiler yerlerini terk edip beka âlemine gittilerse, bizler de gideceğiz.
Bizim yerimizi arkamızda bıraktığımız nesiller alacaktır.
Rabbimiz ayette şöyle buyuruyor:
“Ey iman edenler! Kendinizi ve ailenizi, yakıtı insanlar ve
taşlar olan ateşten koruyun. O ateşin başında gayet katı, çetin, Allah'ın
kendilerine verdiği emirlere karşı gelmeyen ve kendilerine emredilen şeyi yapan
melekler vardır.”(Tahrim-6)
Kıymetli cevherlerin düşmanı çok olduğu gibi, çocukların ve
taze genç nesillerin de manevi düşmanları vardır. Eğer aile ocaklarında gereken
titizlik ve itina gösterilmez, çocuklar iman ve ahlak ile donatılmazsa, manevi
düşmanların zehirli silahlarıyla elden çıkacaktır. Çocuklarını, gençlerini ve
nesillerini iyi yetiştirip, onlara İslami ve insani terbiye veremeyen
milletlerin istikbali karanlıktır. Bunun pek acı misalini geçmişte gözlerimizle
gördük ve ıstırabını yaşadık. Beşikteki masum
yavruları kurşunlayan,uçaklardan-tanklardan masum milletine ateş açan canileri gördük.
Elbette bunlar gökten inmediler. Sapkın fikirlerle zehirlenen bu bedbaht
gençler, bizim ihmalimizin acı meyveleridir. Eğer aklımızı başımıza almazsak,
bundan sonra gelenlere de yazık edeceğiz. Bunların sadece dünyaları yıkılmakla
kalmayacak, ahretleri de felaketlere dönüşecektir.
Her şeyden önce neslimize Rabbimizi sevdirip tanıtmak
gerekir. Nesiller, kendisini yaratan Rabbini bilmez, Rabbini sevmezse kimi
sevecektir? Nesiller, Peygamberini tanıyıp sevmezse, kimi tanıyıp sevecek ve
kimin izinde yürüyecektir? Bu âlemde kimi kendisine rehber
edinecektir? Nesiller Kur’an-ı Kerim’i okuyup öğrenemezse, Kur’an’ın ilim,
hikmet ve irfan nurundan gıda alamazsa, hangi kitaptan manevi gıdasını alacak,
ruhunu doyuracaktır? Nesiller, dinini ve dini hükümleri, helali, haramı
zamanında öğrenemezse, kendisini günahlardan nasıl koruyacaktır?
Nesiller, ecdadını, şanlı tarihini
dedelerinin iftihar ve kahramanlık dolu güzel ve sade hayatını bilmez ve
tanımazsa;hangi idealin sahibi olacaktır?
Peygamber Efendimiz(S.A.V.)“Hiçbir baba evladına güzel
terbiye ve güzel ahlaktan daha değerli bir hediye veremez.”( - Tirmizi, Sünen,Birr 33) buyurmaktadır.
Mevlâna derki: “Akıllılar, önceden ağlarlar; bilgisizlerse
işin sonunda başlarını vururlar. İşin başlangıcında sonunu gör de ceza gününde
pişman olma.” O zamanki pişmanlık işe yaramaz. Hem kendini hem de evladını
yakmış olursun.”
Hz Ali (r.a.) gençti,
Hz Bilal gençti, Hz Ammar (RA) da
gençti. Fakat yürekleri Peygamber
(SAV)’in sevdasıyla doluydu. Hiç bir zalim o yüreklerden imanı söküp alamadı.
Fatih te gençti. Ne var ki, hiçbir zaman gençlik enerjisini, nefsin ve hevanın
yolunda harcamadı. Milletine İstanbul gibi bir diyar hediye etti. Bütün bunlar
yürekteki imanın sağlamlığına ve kemaline delalet eder. İmanlı yetişen nesiller
milletin yüz akı olacak; ilimde, hikmette, sanatta ve hünerde herkesi hayran
bırakacaktır.
Gençlerin yemesine-içmesine, giyimine, gezmesine dikkat eden,
fakat ruhunu aç bırakan cemiyetler yarınından saadet bekleyemez.Unutmayalım ki;
Nesillerin terbiyesiyle meşgul olmak, sadaka vermekten daha hayırlıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder