Kur’an’da, “İsimlerin en güzeli Allah’ındır. Öyleyse O’na bunlarla dua edin…” (Araf Suresi, 180)
buyrulur. Güzel özelliklerimizin tümünün kaynağı Allah’tır. Allah’a
aşkla bağlı olmaya, O’na yakın olmaya ve Kur’an’ı tam olarak yaşamımıza
uygulamaya çalıştığımızda, Allah’ın bazı sıfatlarının tecellilerini
üzerimizde taşıyabiliriz.
Allah Karib‘dir;
kullarına çok yakındır. O’na ne kadar yakınlaşır, ne kadar teslim olur
ve üstün ahlâkıyla ahlâklanmaya çalışırsak, mükemmel ruh güzelliğine
ulaşabiliriz. Allah’a, sıfatlarının üzerimizde tecelli etmesi için dua
edelim; O verir. Yeter ki içten yalvararak isteyelim…
Her
an, pek çok konuda eksik düşünebilir, yanlış bir karar verebilir,
hatalı bir davranış sergileyebiliriz. Sen, bizi yaratan ve bizim bu
eksikliklerimizi bilen Allah’ım; yaptığımız hataları bağışla. Sen Afüvv‘sün; affı çok olansın.
Bilmesi
sınırsız olan Allah’ım. Göklerde ve yerde olanlar, dizi dizi uçan
kuşlar, gerçekten Sen’i tesbih eder. Güneş de, kendisi için belirlediğin
karar yerine doğru akıp gider. Tek bir ağaçtaki yaprakların sayısını,
aklımızdan geçenleri, gizli veya açık işlediğimiz tüm fiilleri bilen, Alim olan Allah’ım. Kullarına ilminden dilediğin kadarını verirsin; ilmimizi artır…
Allah’ım
Sen, iman edenleri tüm yaptıklarına bir karşılık olmak üzere cennette
de -dünyada olduğu gibi- hep birlikte ağırlayacaksın. Sen Cami‘sin;
istediğini, istediğin zaman, istediğin yerde toplayansın. Bizi hayırda
yarışıp öne geçen, önlerinde ve yanlarında nur olan kullarınla bir araya
getir Rabb’im.
Sen kazandıklarımız
dolayısıyla bizi azap ile yakalayacak olsaydın, yeryüzünde hiçbir
canlıyı bırakmazdın. Sonsuz merhametinle bize öğüt alabileceğimiz kadar
süre tanırsın. Sen’in rahmetin herşeyi kuşatır ve Sen, merhamet
edenlerin en merhametlisisin. Rahman‘sın Rahim‘sin. Sen Erhamurrahimin‘sin; bize merhamet et…
Korkumuzu
artır, Sana ve elçine imanımızı artır. Bize Kendi rahmetinden kat kat
güzel karşılık ver Rabb’im. Bize kendisiyle yürüyeceğimiz bir nur kıl ve
bize mağfiret et. Sen Gaffar‘sın; çok bağışlayıcısın. Bağışla bizi Allah’ım.
Sen’in
dilemen dışında hidayet verebilecek, doğru yola iletebilecek hiç kimse
yoktur. Sen Hâdisin; hidayet lütfeden, doğru yola ulaştıransın. Bu,
Sen’den en büyük nimettir. Bizi hidayete erdir Allah’ım.
Allah’ım
Sen bizi, yeminlerimizdeki ‘rastgele söylemelerimizden, boş, amaçsız
sözlerimiz’den dolayı sorumlu tutmaz; fakat kalplerimizin
kazandıklarından sorumlu tutarsın. Doğrusu Sen Halim‘sin; yumuşak davranansın.
Sen
bizi yaratan, yaşamamız için her yönden elverişli olan bir mekana
yerleştiren, bu mekanda var olan herşeyi de bizim için özel yaratan ve
hizmetimize verensin.Gerçekten Sen, Berr‘sin; iyiliği bol olansın.
Sen, yarattığını bilmez misin?.. Gözler Sen’i idrak edemez; Sen ise bütün gözleri idrak edersin. Sen Habir‘sin; herşeyin iç yüzünden, gizli taraflarından haberdar olansın. Sen Latif‘sin; lütfedicisin. Bize lütufta bulun ve ‘hücrelere kadar işleyen kavurucu’ azaptan koru Allah’ım.
Rabb’imiz,
unuttuklarımızdan veya yanıldıklarımızdan dolayı bizi sorumlu tutma.
Rabb’imiz, bize, bizden öncekilere yüklediğin gibi ağır yük yükleme.
Rabb’imiz, kendisine güç yetiremeyeceğimiz şeyi bize taşıtma. Bizi
affet. Bizi bağışla. Bizi esirge, Sen bizim Mevla’mızsın; müminlerin dostu olan, onlara hayır yolları açan ve onları başarılı kılansın. Kafirler topluluğuna karşı bize zafer ver.
Sen ancak kalpten iman etmeyi ve Sana yakın olmayı isteyenin kalbini yumuşatır, samimi Müslümanların arasına katarsın. Sen Mukallib‘sin; kalpleri çevirensin. Kalbimizi samimi imana döndür Allah’ım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder