27/01/2013

Edeple Dua etmek

Dua'nın Edepleri


Günümüzde sadece 5 vakit namazın veya belli bir kısım ibâdetlerin sonuna sıkıştırılarak küçültülen dua, gerçekte hayatın ve hayat ötesinin en büyük gereğidir.

Duâ; rızâ-î ilâhiyyenin şifresi ve cennet yurdunun da anahtarıdır. Yine dua, "abd"den (kul)'dan, Rabb'e yükselen kulluk nişanı, Rabb'den "abd"e inen rahmet simgesidir. Allah (c.c.) ile kul arasında olan münâsebetin tam odak noktasıdır. Duâ, ulvî bir mîraçtır. İnsanı basamak basamak Hak'a yücelten mukaddes bir mîraç...

Dua, küçüğün büyükten, âcizin güçlüden ihtiyaç ve arzusunu ciddi olarak istemesi ve rica etmesidir. Kulun; düşüncesinin, Rabbe takdim edilmesi şeklidir dua.

Kul, erişemeyeceği ve iktidarı ile elde edemeyeceği herşeyini mutlak iktidar sahibi olan Kâdir-i Mutlak'tan ister, işte bu isteğin adıdır dua. O, kuldan Rabb'e yücelen tatlı bir nağmedir tâ Arş'a kadar...

Duanın tek bir formülü yoktur. Herkes gönlünden koptuğunca dilinin döndüğünce, uzun veya kısa ifâdelerle, duasını yapabilir. Ancak Rasülullah (s.a.) başta olmak üzere diğer İslâm ulemâsının yapmış olduğu dualarla Dergâh-ı İzzet'e el açıp yalvarıp yakarmanın da ayrı bir feyzi vardır.

Duanın belli bir "dil"i de yoktur. Mevla Tealâ her dilden anlar; Yeter ki dua cânü gönülden yapılmış olsun.

Bizim milletimiz dualı bir millettir. O, kurduğu bütün devletlerin temelini dualar ile atmıştır. Evine girişi dua ile, çıkışı dua iledir. Onun doğumu dua ile karşılanır. Evliliği dua ile kurulur. Ölümü dua ile uğurlanır. Hayatı baştan sona dua ile örülmüştür. Kısacası dua; onun hayat sigortasıdır.

Ebu Hureyre (r.a.) den Peygamberimiz'in şöyle dediği rivayet edilmiştir. "Allahü Teâla Hazretleri kendisinden istenmeyene gazap eder"

Dua bir çeşit şükürdür de. Meselâ uyku. Hem en büyük bir nimet hem de bir tür ölümdür. Peygamberimiz bizlere, her nimete bir şükürle karşılık verme inceliğini öğretmiştir. Bizi dinlendiren, tazeleyen ve yepyeni bir hayata kavuşturan, uykuyu; uyutup da tekrar uyandıran Rabbimize söz ile duygularımızı ifade etmemiz bu büyük nimetlerin bir gereğidir. Bunu ifade edişin formülü ise: DUAdır.

İtminan derecesine ulaşamayan daima bunalımlarda bulunur. Bu da ancak "Kulun gücünün tükendiği yerde Rabbi yetişir" sözü gereği Allah'ı anmakla, insanın kalbi nefsin esâretinden kurtulur.

Biz de duanın edeplerine riâyet ederek "kabûle şâyan" bir dua yapmalıyız. Eğer bizden istendiği gibi dört dörtlük yapamıyorsak. Mecelle kaidelerinden olan şu söze kulak vermeliyiz. "Tamamını yapamadığımız bir şeyin tamamını terk etmeyiniz" .

Rahmet kapısı elle açılmaz. O, kalp ile zorlanır. Dua, kevserlerin en tatlısıdır. Gözyaşlarından ve ilahî rahmetten yapılmalıdır. Gözyaşları duadır, anahtardır.

Unutmayalım ki, "KAPIYI VURMAZSANIZ KAPI AÇILMAZ"

Mevzûmuza Merhum Elmalılı Hamdi Yazır Hocamız'ın şu duasıyla başlayalım:

İLAHİ! Hamdini sözüme sertâc ettim. Zikrini kalbime mi'raç ettim. Kitâbını kendime minhâc ettim. Ben yoktum vâr ettin, varlığından haberdâr ettin. Aşkınla gönlümü bîkarar ettin. İnâyetine sığındım, kapına geldim, kulluk edemedim affına geldim. Şaşırtma beni doğruyu söylet, neş'eni duyur hakikati öğret. Sen duyurmazsan ben duyamam. Sen söyletmezsen ben söyleyemem. Sen sevdirmezsen ben sevemem. Sevdir bize hep sevdiklerini. Yerdir bize hep yerdiklerini Yâr et bize erdirdiklerini. Sevdin habibini kâinata sevdirdin. Sevdin de hıl'atı risâleti giydirdin. Makam-ı İBRAHİM'den Makam-ı Mahmud'a erdirdin. Serveri esfiyâ kıldın. Hatem-i Enbiyâ kıldın- Muhammed Mustafâ kıldın. Selâtü Selam Tahıyyâtü ikram, her türlü ihtirâm O'na; O'nun âl'u ashâbû etba'ına Ya Rab!

Olayların günlük akışına kendimizi kaptırmışken, asıl vazifeler çoğu zaman unutulur. En uzak ülkedeki en fuzûli olaydan haberdâr olan nice insan, kendisine şah damarından daha yakın olan Rabbinden istemesini bırakın ayrıntısını inceliğini, edebini bildiğini gibi, hiç birşey istemeye tenezzül bile etmiyor sanki.

Her amacın bir yolu vardır. Kulun, Mevlâ Teâlâ ile irtibatını kuvvetlendirmesinin yolu da DUADIR?

Unutmamalı ki!

Esaslarından (şartlarından) uzak olarak işlenilen bir amel, sahibini hiçbir zaman Allah'a ulaştırmaz.

Edeb ve âdab...

Her şey için gereklidir. Özellikle de Dua için.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Öne Çıkan Yayın

Günahsa Benim Günahım Diyemeyiz